Müzeyyen Şevkin: Türkiye’de özgürlükten eser kalmadı
Adana Milletvekili MÜZEYYEN ŞEVKİN, TBMM’nde yaptığı açıklamalarda AK Parti hükümetinin politikalarını çok sert eleştirdi. Şevkin şu açıklamaları yaptı!..
Değerli milletvekilleri, demokratik işleyişin yok sayıldığı Türkiye’de özgürlükten eser kalmadı maalesef. Demokrasi, aslında, azınlıkta olanların hukukunun korunduğu bir yönetim biçimidir. Her fırsatta sandıkla gelmiş olmaya yaptığınız vurguyu ne yazık ki seçilmiş olmanın ayrıcalığına dönüştürüp tek tip düşünce tahakkümüne vardırdınız olayı. Özgür basını susturup sivil toplum örgütlerini baskıladınız, baroları parçaladınız; yetmedi, şimdi de derneklere el attınız. Mağduriyetlerden beslenerek geldiğiniz iktidarda hiçbir farklı söylemin yeşermesine izin vermiyorsunuz.
Bir İtalyan atasözü der ki arkadaşlar: “Ata kibirle binen eve yaya döner.” Dikkat edin arkadaşlar, yaya kalmayın sakın. “Özgürlük” tanımını genişletme iddiasıyla iktidara geldiniz ancak dünya liginde bakın neredeyiz: 162 ülkenin bulunduğu İnsani Özgürlük Endeksi’nde Türkiye hukukun üstünlüğü, kişisel refah ve özgürlük parametrelerinde 119’uncu sırada, Basın Özgürlüğü Endeksi’ne göz attığımızda 180 ülke arasında 154’üncü sırada. Türkiye, ekonomide ve dolayısıyla özgürlükte de dipte ne yazık ki. Daha hangi aynayı size tutacağız arkadaşlar?
Saygıdeğer milletvekilleri, kamusal alandaki çalışmalarıyla demokrasinin güçlenmesine, içselleştirilmesine katkı sunan, merkezî idarenin ve özel sektörün oluşturduğu sistemin çalışmasına rehberlik eden sivil toplum örgütleri maalesef tahammül edilmemesi nedeniyle ve tırpanlama girişimleri nedeniyle demokratik yaşama indirilecek en büyük darbelerden biriyle karşı karşıya. 600 derneğin karşı durmasına rağmen bunu dün maalesef geçirdiniz. Ülkemizde yokluk, yoksulluk, işsizlik diz boyu; işçi, öğrenci, emekli ne yapacağını bilemez hâlde, siz ise milletin gözünü boyayarak pembe tablolar çiziyorsunuz. 60 bin gencin, öğretmenin atamasını yapmadınız. Binlerce mühendisi, şehir plancısını, mimarı hâlâ atamıyorsunuz. 5 maskeyi dağıtamadınız, aşıyı hâlâ getiremediniz. İşsizliği düşüremediniz, hâlen asgari ücreti insanlık onuruna yaraşır bir şekilde belirleyemediniz.
Öğrencilerin KYK sorununu çözemediniz ve emeklilikte yaşa takılanları sefalete mahkûm ettiniz, bir türlü emeklilikte intibak yasasını çıkarmadınız. Bereketli topraktaki çiftçiyi açlığa ve üretimsizliğe mahkûm ettiniz, traktörüne haciz koydunuz. Kadın cinayetlerine “Dur” diyemediniz. Seçilmiş olmaya vurgu yapıp, seçilmiş belediye başkanlarını görevden alıp tutuklatarak itibarsızlaştırdınız, Ceyhan örneğinde yaşandığı gibi, kimine de kayyum atadınız.
Hani nerede millî irade arkadaşlar? Onu da ayaklar altına aldınız. Anayasa Mahkemesini tanımadınız, AİHM kararını takmıyorsunuz zaten. İşin aslı, siz hukuk tanımıyorsunuz arkadaşlar. “Dış ülkelerle sıfır problem” deyip Orta Doğu’da liderliğe soyundunuz; Mısır, İsrail ve benzeri gibi çok sayıda Orta Doğu ülkesinde ilişkiler büyük elçileri çekme noktasına geldi. Bir tane dostumuz yok. Ha, sahi sizin bir dostunuz var, Katar, sizin dostunuz var. Halkın derdiyle dertlenip çözüm önerileri sunmanızı beklerken grup toplantılarını âdeta magazin sayfalarına indirgediniz. Şu sıralar, beşli müteahhitlerden birinin destansı bir reklamı geziyor televizyonlarda. Gözlerim yaşarıyor gerçekten, onu izlediğim zaman ağlayasım geliyor ama şiirsel anlatımından dolayı değil arkadaşlar. Asgari ücrete günlerdir yapacağınız 3 kuruşluk zam için insanları âdeta süründürürken tek kalemde bu müteahhidin 422 milyon liralık vergi borcunu sildiniz arkadaşlar.
Milletin yastık altında biriktirdiği 3 kuruş dövize göz dikip, trollerle sahte dolarları yaktırırken bu müteahhitlere arttıkça artan döviz kuru üzerinden maalesef ihaleler verdiniz, ihale garantileri verdiniz ve garanti sağladınız bunlara. Hasta garantili hastanelere, inmediğimiz havalimanlarına, geçmediğimiz yollara milyarlar aktardık. Milyonlarca ağacı katlettiniz. Yaptığınız doğa talanını içeren, milyonlarca yılda oluşan madenleri tahrip ettiniz, yurt dışına yok pahasına sattınız. Bundan dolayı gözlerim yaşarıyor.
Affedilen 422 milyonla 181.523 asgari ücretlinin maaşını ödeyebilirdiniz. Sokakta yaşayan 7 bin insanın derdine derman olabilirdiniz. Pandemi döneminde evine ekmek götüremeyen binlerce insana destek olabilirdiniz ama umutsuzluğa yer yok; zulüm ile abat olanın akıbeti berbat olur. Dolayısıyla tek bir kişinin inisiyatifiyle hareket edip milyonlarca insanın kaderiyle oynanan bu düzen değişecek elbette. Seçimle geldiniz, seçimle gideceksiniz.