Türkiye A Milli Futbol Takımı’nın UEFA Uluslar Ligi Play-Off Turu rövanş maçında deplasmanda Macaristan’a konuk olduğu mücadelede, futbol sahalarında ender rastlanan bir olay yaşandı. Karşılaşmanın 9. dakikasında, Alman hakem Felix Zwayer, futbolcuların Ramazan ayı dolayısıyla tuttukları orucu açabilmeleri için oyunu durdurdu. Bu duyarlı davranış, hem Türk hem de Macar futbolseverler tarafından büyük bir saygıyla karşılandı.
Oyun Durdu, Futbolcular Oruçlarını Açtı
Mücadelenin 9. dakikasında, orta sahada yaşanan bir pozisyonun ardından hakem Felix Zwayer düdüğünü çalarak oyunu geçici olarak durdurdu. Bu beklenmedik duraksamanın nedeni kısa süre sonra anlaşıldı. Hakem Zwayer, yedek kulübesinin önünde toplanan Türk milli futbolcularına oruçlarını açmaları için izin verdi. Milli oyuncular, yanlarında getirdikleri hurma ve su ile oruçlarını açarken, bu anlamlı anlar kameralara yansıdı.
Fair Play Ruhuna Yakışır Hareket
Hakem Felix Zwayer’in bu hareketi, futbolun sadece bir rekabetten ibaret olmadığını, aynı zamanda insanlığa ve farklı inançlara saygıyı da içerdiğini bir kez daha gösterdi. Ramazan ayının manevi atmosferinde, bir futbol maçında böyle bir hassasiyetin sergilenmesi, sporun birleştirici gücünü ve fair play ruhunu en güzel şekilde yansıttı. Maçın ardından sosyal medyada da hakem Zwayer’in bu davranışı övgü dolu mesajlarla karşılandı.
Kısa Molanın Ardından Oyun Kaldığı Yerden Devam Etti
Futbolcuların oruçlarını açmasının ardından, hakem Zwayer kısa bir süre sonra oyunu tekrar başlattı. Bu kısa ama anlamlı mola, futbolcuların hem fiziksel hem de manevi olarak maça daha iyi odaklanmalarına yardımcı oldu. Maç boyunca futbolcuların performansında herhangi bir düşüş yaşanmaması, bu molanın ne kadar yerinde bir karar olduğunu gösterdi.
Uluslararası Basında Geniş Yankı Buldu
Hakem Felix Zwayer’in bu örnek davranışı, sadece Türkiye ve Macaristan’da değil, uluslararası spor basınında da geniş yankı buldu. Birçok spor kanalı ve haber sitesi, bu olayı “fair play örneği”, “hakemden anlamlı jest” gibi başlıklarla duyurdu. Bu olay, sporun evrensel değerlerini ve farklı kültürlere duyulan saygının önemini bir kez daha hatırlattı.