Ulaştırma Bakanı Turhan Kanal İstanbul’u yeğeni üzerinden savunmaya kalktı!
Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Mehmet Cahit Turhan, İstanbul Boğazından geçen gemi sayısı her yıl giderek düşmesine rağmen yaptığı açıklamalarda, “Kanal İstanbul’un yapılma nedeni birinci olarak, Boğaz ve çevresinde yaşayan canlıların hayatı. İkincisi çevre üçüncüsü de tarihi dokumuzun korunması. Boğaz’dan ortalama yılda 43 bin gemi geçiyor. Boğaz’dan 1950 yılında 50 metrelik gemiler geçerken bugün 350 metrelik gemiler geçiyor. Gelecekte Boğaz’daki deniz trafiği riskleri artacak. Uluslararası yük trafiğinin daha da artacağı görünüyor. 2035’te bu rakamın 70 bin olacağı tahmin ediliyor’’ dedi. Halbuki Ulaştırma Bakanlığı’nın istatistiklerinde, boğazdan geçen gemi sayısının her yıl giderek düştüğü ve 2018 yılında geçen gemi sayısının 43 bine kadar düştüğü görülmektedir.
Bakan Turhan, Kanal İstanbul’un gereksinimlerini birde kendi yeğeni üzerinden verdiği bir örnek ile savunmaya çalıştı. Turhan yaptığı açıklamada ‘’ ’Her gün Üsküdar’dan Beşiktaş’a geçen yeğenim ‘Önceden 15 dakikada geçiyorduk şimdi yarım saat… deniz trafiği var’’ dedi.
Bilim insanlarının Kanal İstanbul depremi etkileyebilir uyarılarına ise şöyle cevap verdi;
‘’Biz İstanbul’da değil ülkemizin neresinde olursa olsun bir yerde yapı inşa edeceksek depreme dayanıklılığını hesap ederiz. Burada da yaptık. Kanalın inşaatı depremi tetikleyecek diyorlar. Bu doğru bir bilgi değil. Kanalın inşaatı bizim normal karayolu inşaatında büyük bir yapının inşaatında yaptığımız kazıdan çok farklı bir kazı yapmayacağız. Marmara Denizi’ndeki fay hattına 11 kilometre mesafede. Burada aktif bir fay yok. Bunların hesapları çalışmaları deprem konusunda uzman hocalarımızla çalıştık’’ demekle yetindi.
Tüm uzman kişilerin, hatta eski Genel Kurmay Başkanı İlker Başbuğ’un bile, Kanal İstanbul’un Montrö Boğazlar Sözleşmesini etkileyeceği, ABD’nin bu Kanal İstanbul sayesinde Montrö’yü delerek Karadeniz sularına açılabileceği ve bu şekilde Türkiye’ye büyük bir tehdit oluşturacağı öngörülerine karşı, tüm ezberleri bozan cevaplar verdi.
‘’Bizim yaptığımız kanal Montrö anlaşmasına herhangi bir etkisi olmayacak. Biz konunun uzmanlarıyla oturduk konuştuk. Biz Ulaştırma Bakanlığı olarak Montrö Anlaşması’nın uygulayıcılığı olan bir bakanlığız. Bu anlaşmanın sahibi Dışişleri Bakanlığımız. Buradan altığımız bilgilere göre bu anlaşmaya bir zaafiyet getirmez. Biz yaptığımız kanaldan geçeceksin diye uluslararası ticari aracı zorlayamazsınız denildi. Montrö’ye göre İstanbul ve Çanakkale geçişi tabii su yoludur. Biz de bunu zorlamayacağız. Ama kuralları biz koyarız’’ dedi.
