İYİ Parti’den Hüseyin Örs, KPSS sınavlarında yapılan adaletsizliği meclis gündemine taşıdı. Örs konu hakkında şu açıklamaları yaptı;
2003-2019 yılları arasında KPSS’ye giren ve ataması yapılan öğretmen sayısına baktığımızda bugün burada ataması yapılmayan öğretmenler sorununu neden konuştuğumuzu daha iyi anlayabiliriz. Her yıl KPSS sınavına girenlerin küçük bir kısmı atanırken büyük bir bölümü ataması yapılmayan, işsiz öğretmenler ordusuna dâhil edilmektedir.
SORU SAYILARINDA VE PUAN HESAPLAMALRINDA YAPILAN ADALETSİZLİK
Sayın Bakanım, 2019 yılında KPSS’ye giren öğretmen adaylarının ekstra bir mağduriyeti söz konusudur, bunu da arz etmek istiyorum. Bu kardeşlerimizin girmiş olduğu KPSS soru sayısı ile 2017 ve 2018 yıllarında yapılan KPSS soru sayısı farklıdır. 2019 yılında öğretmen adayları için yapılan sınavdaki soru sayısı 2017 ve 2018 yıllarındaki KPSS’deki soru sayısından fazladır. Öğretmen adayları farklı soru sayısına ve farklı puan hesaplamasına tabi tutulmuştur ancak adaylara aynı sınava girmiş gibi sıralama yapılmıştır. 2017 ve 2018 KPSS sınavları ile 2019 KPSS sınavının soru sayılarındaki farklılık sebebiyle öğretmen adaylarının puanları arasındaki denkleştirme yapılmadığından atamalarda da adaletsizlikler ortaya çıkmıştır. Bu mağduriyet yapılan atamalara ek olarak yeni bir atama daha yapılarak ancak giderilebilir, bunu da arz etmek istiyorum.
KPSS SINAVINA UMUTLA GİRENLER İŞSİZ KALIYOR
Değerli milletvekilleri, iktisadi ve idari bilimler fakülteleri Türkiye’nin en çok mezun veren ama mezunları en çok işsiz kalan fakülteleridir. Birçok üniversitede maliyeti düşük diye kurulan iktisadi ve idari bilimler fakültelerinden mezunların sayısı 400 bini geçmiştir. İktisat, ekonometri, işletme, maliye, uluslararası ilişkiler, kamu yönetimi gibi alanlarda eğitim alan mezunlar kamuya yerleşebilmek umuduyla KPSS’ye girerken, açılmayan veya çok az açılan kadrolar nedeniyle işsiz kalıyorlar.
İİBF MEZUNLARI
Kendimin de milletvekili olmadan önce Karadeniz Teknik Üniversitesinde hocalığını yaptığım iktisadi ve idari bilimler fakültesi mezunlarının istihdam sorununu burada sizlerin dikkatine sunuyorum. Türkiye’de genç işsizlere baktığımızda bunun büyük bir kısmını ne yazık ki iktisadi ve idari bilimler fakültesi mezunları oluşturmaktadır. İktisadi ve idari bilimler fakültesi mezunu genç kardeşlerimiz aldıkları eğitimle hak ettikleri kadrolara yerleşmek istiyorlar. Bizim bunların sesine kulak vermemiz gerekir çünkü İİBF mezunları imtiyaz değil, adalet istiyorlar; İİBF mezunları torpil, iltimas değil, atanabilecekleri kadroların ilan edilmesini istiyorlar. İİBF mezunları KPSS sonrası kurum mülakatlarının şeffaf olmasını, sınavların ve mülakatların belli bir planlama dahilinde yapılmasını, sınav yapılacak merkezlerin çoğaltılmasını, mezun sayısının kontrol altına alınmasını ve İİBF mezunlarının girebileceği alanlara diğer bölümlerden mezun olanların alınmasını önleyen bir düzenlemenin yapılmasını istiyor.
ÜNİVERSİTELEREDE GİDEREK ARTAN BOŞ KONTENJANLAR
Değerli milletvekilleri, yükseköğretimi konuşurken bir hususa dikkatlerinizi çekmek isterim: Üniversitelerimizde son yıllarda giderek artına boş kontenjanları göz ardı etmeyelim. Boş kontenjanları yüksek eğitimde kalite sorununu işaret eden bir uyarı olarak almalıyız. Birçok öğrencinin tekrar tekrar üniversite sınavına girmeleri, bir üniversiteyi değil, kaliteli kabul ettikleri bir üniversite veya bölümü talep ettiklerinin göstergesidir. Türkiye’nin prestijli kabul edilen fen, sosyal bilimler, Anadolu ve proje imam hatip liselerinden mezun olan çocuklarımızın ilk sınava girdiklerinde yerleşmeyip tekrar sınava girmeleri de bunu teyit etmektedir.