TCMB’den Piyasaları Sakinleştirecek Adım: Vadeli Döviz Satışı Devrede!
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB), dün yaşanan sert kur şokunun ardından vadeli döviz satışı yapacağını duyurdu. Piyasa istikrarı için kritik hamle: İşte detaylar…

Türkiye’de dün yaşanan siyasi ve ekonomik gerilimlerin ardından sarsılan piyasalara TCMB’den önemli bir müdahale geldi. Merkez Bankası, “Türk lirası uzlaşmalı vadeli döviz satım işlemlerini” başlatacağını açıkladı. Bu hamle, TL’nin son 24 saatte dolar ve euro karşısında yaşadığı keskin değer kaybının ardından, kur oynaklığını dizginlemek ve piyasalarda likidite dengesini sağlamak amacıyla atıldı. İşte gelişmelerin perde arkası ve uzman yorumları…
Dün Neler Oldu? Piyasalar Neden Sarsıldı?
- Siyasi Gelişme: İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu ve 106 kişi hakkında “gözaltı kararı” çıkması, piyasalarda belirsizlik yarattı.
- BIST 100’de Tarihi Düşüş: Borsa İstanbul endeksi, %3,2’lik kayıpla 950 puan gerileyerek 29.500 seviyesini test etti.
- TL’de Keskin Değer Kaybı: Dolar/TL 32,80’e, euro/TL ise 35,50’ye tırmanırken, altın ons başına 2.400 doların üzerine çıktı.
Bu tablo, yatırımcıların “riskten kaçınma” refleksiyle TL varlıkları hızla satıp dövize yönelmesine yol açtı. TCMB’nin açıklaması, bu paniği durdurmak için zamanında bir adım olarak yorumlandı.
TCMB’nin Vadeli Döviz Satışı Ne Anlama Geliyor?
Merkez Bankası’nın “TL uzlaşmalı vadeli döviz satışı”, basitçe şu şekilde işliyor:
- TCMB, belirli bir vade sonunda (örneğin 1 ay) dövizi önceden belirlenmiş bir kurdan satmayı taahhüt ediyor.
- Bu taahhüt, piyasada “spekülatif atakları” önlemek için döviz talebini ertelemeye teşvik ediyor.
- İşlemler, likidite dengesini koruyarak kurdaki ani sıçramaları engelliyor.
Uzman Görüşü:
Finans analisti Deniz Yılmaz, “Bu yöntem, 2018-2019’daki kur krizlerinde de kullanılmıştı. TCMB, piyasaya ‘dövüzünüzü bugün değil, vadede alacaksınız’ mesajı vererek kısa vadeli spekülatif baskıyı kırıyor” diyor.
Neden Şimdi? Hedeflenen Sonuçlar Neler?
TCMB’nin bu adımı atmasının üç temel nedeni var:
- Siyasi Gerilimin Ekonomiye Sıçraması: Gözaltı kararları sonrası artan belirsizlik, döviz talebini patlattı.
- Döviz Rezervlerini Koruma: Doğrudan spot piyasadan satış yapmak yerine vadeli işlemle rezerv eritimi önleniyor.
- Faiz Artışı Baskısını Hafifletme: Kur şokunu kontrol altına alarak, faiz artırımı taleplerini ertelemek.
Beklenen Etkiler:
- Kısa vadede dolar/TL’de 33-33,5 bandının aşılması engellenecek.
- Yatırımcıların “TCMB’nin kontrolü elde tuttuğu” algısı güçlenecek.
- Piyasalarda “acil faiz artışı” beklentisi zayıflayacak.
Geçmişte Benzer Müdahaleler İşe Yaradı Mı?
TCMB’nin vadeli döviz satışı mekanizması, 2018’deki kur krizi ve 2020 pandemi şoku sırasında da devreye alınmıştı. Örneğin:
- Ağustos 2018’de vadeli satışlar, dolar/TL’yi 7,20’den 6,30’a geriletmişti.
- Mart 2020’de işlemlerle kur 7,50’nin altında tutulabilmişti.
Ancak uzmanlar, bu yöntemin “kalıcı çözüm olmadığı” konusunda uyarıyor: “Rezervler ve faiz politikası desteklemezse, vadeli satışlar etkisini kaybeder” (Dr. Selin Arslan, İktisatçı).
Piyasa Aktörleri Ne Diyor?
- Banka Yöneticisi (Anonim): “Müşteriler dün yoğun şekilde döviz talep etti. TCMB’nin hamlesi, bugünkü satışları yavaşlattı.”
- Serbest Piyasa Döviz Bürosu: “Dolar 33’e çıkınca ani alımlar oldu, ancak Merkez Bankası açıklaması sonrası işlem hacmi düştü.”
- Yabancı Yatırımcı: “TL’deki risk primi hâlâ yüksek. Vadeli işlemler güven verir, ancak yapısal reformlar şart.”
Önümüzdeki Süreçte Nelere Dikkat Edilmeli?
- TCMB’nin Net Rezerv Verileri: Rezervlerdeki artış, vadeli satışların sürdürülebilirliğini belirleyecek.
- Siyasi İstikrar Sinyalleri: Yargı süreçlerinin ekonomiye etkisi izlenecek.
- Küresel Piyasalar: ABD Merkez Bankası (Fed) faiz kararları ve petrol fiyatları TL’yi dolaylı etkileyecek.
Sonuç:
TCMB’nin vadeli döviz satışı, kısa vadeli bir panik önleme stratejisi olarak öne çıkıyor. Ancak TL’nin kalıcı istikrarı için enflasyonla mücadele, faiz politikasının revizyonu ve yapısal reformlar kritik önem taşıyor. Piyasalar, önümüzdeki haftalarda hem siyasi gelişmeleri hem de Merkez Bankası’nın adımlarını yakından takip edecek